Samimi vaka ! Evlilik
                             
 
 
AYKUT AKTÜY'ÜN
 TÜM YAZILARINI OKUMAK İÇİN 

TIKLAYIN

Samimi vaka ! Evlilik
 
 
Kendisinin ciddi bir müessese olmasının yanında, yazdığım yazının da ciddiyetini az çok belirtmek isterim. Günümüzde evlenmek gibi kutsal bir durumu ti ye alan, evliliğin içine maddiyatı katıp karıştıranlara seslenmek istiyorum bu sefer. Daha doğrusu, evliliğin günümüzde oluşan iki kategorisi hakkında görüşlerimi yazacağım. Bunlar nedir derseniz; Mantık evliliği (Maddiyatçı evlilik), ve duygusal yönden evlilik (Maneviyatçı evlilik)
 
    Eskilerden hep duyardık, duyarız ya da duydum; “Bir Yastıkta 40 yıl” ya da “Bir Ömür Bir yastığa baş koyduk” derler. En basiti aslında bu, bir ömür bir yastığı paylaşanların tarihe karıştığı günümüzde, şimdiki evliliklerde evin kimin üzerine yapılacağı tartışılmakta. O bir yana dursun, günümüzde evlenmeye karar verecek olan bayan çoğunluğu ilk önce “İyi bir mesleği olsun” deme eğiliminde. Mesleğinden kasıt, para olmasın?? İşte her şeyin kapısı olan mantık evliliği burada başlıyor. İnsanlar, artık duygularını bir kenara bırakmış, PARA denilen o illet şeyle, kutsal bir bağ olan evliliği yan yana koyar hale gelmiş günümüzde. Eskiden bir yastığı kırk yıl paylaşanlar, şimdi 3. yılı çıkartamıyorlar, kişisel çıkarları ve fesatlıkları yüzünden. Peki bunun sebebi ne? Değişen devir mi? Yaşam koşulları mı? Eskiden, hiç fakirlik yokken bile, samanlığın seyran olduğu günler geride kaldı diyorsanız, yanılıyorsunuz. Mantık evliliği çerçevesinde parasal grafik yüksekken, duygusal grafik aşağıdadır. Erkekte ne kıskançlık peyda olur, nede bayanda evli olmasının gerektirdiği ağır duruş. İstediğini serbestçe yapabilmenin serbestisiyle, çok fazla göz önünde bulunma, beraberinde aldatma eğilimi ve sonunda ayrılık. Ee, hani para huzur getirirdi? Peki, AŞK ve SEVGİ kavramı, sadak ve bağlılık nerede kaldı? Bayanların eşitlik diye haykırarak, illaki parasal yönü ağır basan evliliklerini tercih etmelerini sebebi neden? Ben size söyleyeyim; aileden gelen rahat yaşam. Bu rahatlık, kalpten gelen sevgiyi de, fedakârlığı da, maneviyatı da köreltiyor. Anne babalar çocuklarına gerçek sevgiyi öğretemiyor, ya da bununla alakalı öğütler vermiyorlar artık. Bu şekilde yetişen yeni nesil, yeni nesiller yetiştirme vesilesi olan evliliği, oyuncak gibi görmekte, kişiliklerini geliştirme çağlarında ise bunu akıllarında bir kere bile evirip çevirmemektedir.
 
    Duygusal yönden evliliklere ise her zaman saygı duymuşumdur. Çevremde gözlemlediğim kadarı ile duygusal evlilik yapanlar, mantık evliliklerine nazaran her zaman daha uzun yaşama eğimliler. Çocukları var, mutlular. Aile içi huzur var. Arada sırada sorunlar, ses yükseltmeler olmuyor değil. Ama duygusal bağlılığın beraberinde getirdiği vurdum-DUYMAMAZLIK, sonucu hep mutlu bitiriyor. Özrü dilemesini bilen bu insanlar, sevdiğinin karşısında özür dilerken mutluluktan uçuyor. Peki ya mantık evliliği yapanlar?? Eşi ile karşılaşmamak için gündüz iş veya alışverişte, akşam gece kulüplerinde takılıyor. Peki ya evlenirken verilen o söz; hastalıkta ve sağlıkta, iyi günde ve kötü günde, her zaman beraber olmaya yemini etmeye ne oldu? Artık formaliteden ibaret… Duygusal evlilik yapanların ise, zamanla maddi yönden feraha kavuşmaları da zor olmuyor. Tabii erkek biraz aklını kullanır ve gafletlere kapılmazsa.
 
    Sonuç olarak, büyük bir sorumluluk olarak görülmesi gereken evlilik, günümüzde kolay hazmedilebilir bir durummuş gibi görülüyor. Maddi veya manevi, ne açıdan bakılırsa bakılsın, hatta ikisini de dengeleme çabası da olanlarda olsa, durum açık; eğer evliliği ciddiye almazsanız, oda sizi ciddiye almaz ve sonunuz hüsran olur. Her zaman hislerinizi dinleyin, maddiyat size kendiliğinden gelecektir…
 
Aykut Aktüy
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol