|
Adı tüm meydanlara yazılan FİLİSTİN!
Adı beni saran ve kuşatan FİLİSTİN!
Ruhumun en derinliklerine işleyen FİLİSTİN!
Topraklarının beni tanıdığı, benim de onu tanıdığım FİLİSTİN!
“Onu değil, beni parçalayın!” dediğim vatanım!
Geçmişten beni her an çağıran Selahaddin!
Beni binlerce esiri ve mahkûmuyla, her zaman yardıma çağıran Mescid-i Aksa!
Ey Aksa! Ümmetin ilk kıblesi!
Siyonistleri kahreden edanla paramparça et!
Siyonistlerin ruhunu söndüren akşam, Gökyüzünü FİLİSTİN bayrağıyla donat!
FİLİSTİN’İM… FİLİSTİN’İM…FİLİSTİN’İM…
Bu sözler ne mi? Bu sözler Filistinli küçük bir kızın gözyaşlarıyla beraber ağzından dökülen sözleri… İsrail denen gözü dönmüş bir milletin, Gazze’deki Müslüman kardeşlerimize ettiği zulmü görmeyen kaldı mı? Herkes görüyor ama maalesef ki hiç kimse bir şey yapmıyor! Onlar yalnızca görmek istediklerini görüyor. Katliam Müslümanlara yapılınca hiç kimse ses çıkarmıyor tabii ki… Aynı şeylerin %1’ini Filistin İsrail’e yapsaydı ne olurdu? Cevap çok açık ve net! ABD denen bir başka katil devlet, emrindeki tüm orduları filo halinde Filistin’e yollar ve taş üstünde taş, baş üstünde baş bırakmazdı… Hadi şimdi aynısını yapsın bakalım İsrail’e! Yapamaz, daha doğrusu yapmaz… Onların tek amacı yeryüzündeki tüm Müslüman’ları yok etmek… Gelelim bir başka duruma. Aynı ABD, bizim sınır ötesi operasyon aşamamızda, bize nota yollayıp bölgedeki sivil halkın hayatının tehlikeye gireceğinden dolayı bu operasyonu engellemek için bin bir bahane öne sürmüştü. Peki, şimdi soruyoruz! Filistin’de ölen halk kim, sivil halk değil mi? Orada ölen bebeklerin ne suçu var? Çocukların ne suçu var? Biz yatağımızda rahat uyurken, orada insanlar her an ölüm tehlikesiyle yaşıyorlar. Çoğu çocuk sabah uyandığında annesinin babasının yanında olup olmayacağına emin bile değil… Düşünün ki oradaki insanların tek amacı “Ailesiyle birlikte ölebilmek” … Filistinli bir anne ise aynen şunları söylüyor; “Ne ben ne de çocuklarım İsrail savaş makinelerinin hiç dinmeyen bombalama seslerine tahammül edemiyoruz. Tam vurmadan önce, füzelerin çıkarttığı ıslık seslerinin ne kadar korkutucu olduğunu tahmin edemezsiniz. Her saldırıda, ‘İşte bu sefer hedef benim’ diye düşünüyorsunuz ve bombalar isabet etmeden önce saniyeleri sayıyorsunuz.” Kelimelerin tükendiği, sözlerin anlamını yitirdiği bir acı yaşıyor Filistin… Sözde soykırım iddialarıyla önümüze gelen devletler, şu anda yapılan insanlık dışı katliamı görmüyorlar mı? Peki, bunlardan hangisi soykırım? Cevabı size bırakıyorum…
Aslında söylenecek o kadar şey var ki… Yazıma burada son verirken insanlıktan nasibini almamış bu siyonist canilerin yüreğine biraz merhamet duygusunun yerleşmesini diliyorum. Hiç sanmasam da…
Kayhan ÇETİNKAYA
|
